Mitolojik Tanrılar

Dante Alighieri Kimdir? Hayatı ve Eserleri


Warning: count(): Parameter must be an array or an object that implements Countable in /home/termalkaplicalar/mitolojiktanrilar.com/wp-content/plugins/onceki-yazi-linki/onceki_yazi_linki.php on line 56

Dante Alighieri İtalya’nın en önemli şairlerinden biri olmuştur. Alighieri soy ismini büyük dedesinin eşinden almıştır. Batı edebiyat dünyasının önemli ustaları arasına giren yazar sadece edebiyat kuramcısı olarak kalmamış ahlak felsefesi ve siyasal düşünür olarak da adından bahsettirmiştir.

Dante Alighieri Kimdir

Dante Alighieri Kimdir

İlahi komedya isimli destanı Hristiyan dünyasının ve dünya klasik edebiyatının başyapıtlarından biri olmuştur. İlahi komedya yazarın dünya çapında en bilinen eseridir. Bu eserde yazar öldükten sonra ahirete yapılan yolculuğu anlatmaktadır. Her bir cildine cehennem, araf ve cennet ismini verdiği üç ciltten oluşmaktadır. Bu eserler dünya klasik edebiyatının en önemli eseri kabul edildiği gibi modern İtalyanca’nın da kökünü oluşturmaktadır. Modern Avrupa’nın ve özellikle de İtalya için önemli bir figür olan Dante, İtalya’da basılmış olan metal iki Euro’ların da arka tarafında yer almıştır. 1 Haziran 1265 senesinde İtalya’nın Floransa kentinde dünyaya gelmiş, 14Eylül 1321 senesinde İtalya’nın Ravenna kentinde vefat etmiştir. Ve öldüğü yer olan Ravenna’da gömülmüştür.

Ailesi ve İlk Zamanları

İçindekiler

1265 yılının Haziran ayında dünyaya gelen Dante ikizler burcudur. Gerçek ismi Durante’dir, ancak kısaltma yapmış ve Dante olarak bilinmiştir. Asil, soylu ve köklü bir aileye mensuptur. Ancak ilerleyen zaman içerisinde ailesinde maddi sıkıntılar baş göstermeye başlamış ve fakirleşmişlerdir. Bu duruma bağlı olarak aristokratik önemini de yitirmiştir. Babası II. Alighiero hakkında yazılan çok fazla bir bilgi bulunmamaktadır. Yaptığı iş ve mesleği net olarak bilinmese dahi noter, faizci ya da hakim olabileceği şeklinde rivayetler bulunmaktadır. Babası Aligheiero hakkında bilinen tek gerçek bilgi Dönemin Guelfolar partisinin bir mensubu olmasıdır. Dante’nin hayatı ile ilgili detaylar ve bilgiler eserlerinde ortaya çıkmıştır.

O dönemde kentin yönetimi Ghibellinolar’daydı. Ghibellinolar Guelfoları sürgün edip kentin dışına doğru uzaklaştırmışlardır. O dönemde Dante’nin babası Alighiore Guelfolardan olduğundan dolayı ve Dante dünyaya geldiğinde Floransa kentinin Ghibellinolarda olmasına rağmen Floransa kentinde yaşamaya devam etmişlerdir. Bu durumlardan dolayı İlahi Komedya eserinde ayrılıklardan asıl sorumlu olanın feodal düzen ve soyluları olduğunu göstermiştir. Öldüğü güne kadar bu kente sıkı sıkıya bağlı kalmıştır.  Dante babasına karşı oldukça soğuk ve mesafeli olmuştur. Babasını pek sevdiği söylenemezdi. Babasının kötü olarak bilinen bir üne sahip olmasından dolayı ve karakterinin silik olması nedeni ile Dante babasını pek sevmemektedir. Annesi Bella’yı çok küçük yaşta kaybetmiştir Dante. Yapıtlarında ve eserlerinde babasına hiç yer vermemiştir. Daha çok şövalyelik unvanına sahip olan dedesi Cacciaguida’dan bahsetmiştir. Sürekli olarak ailesinin asil bir aile olduğunu ve soylarının Roma’ya dayanması ile iftihar etmiş ve övünmüştür. Dante on sekiz yaşındayken babası ölmüştür. Babası öldükten sonra üvey annesi olan Mona Lapa ve iki üvey kardeşi ve ablası ile yaşamak mecburiyetinde kalmıştır.

Dante’nin Eğitim Hayatı

Eğitim hayatı ile çok fazla bilgi bulunmamaktadır. Bundan dolayı da yazarın kendi kendini yetiştirip bir usta haline dönüştürdüğü varsayılmıştır. Dante ilköğrenim hayatına Santa Crope papaz okulunda başladığı bilinmektedir. Dönemin şartlarında her ne kadar okul hayatına devam edemese de ya da kendi isteği ile devam etmese dahi kendi kendini geliştirip okuyup yazmaya araştırmaya ve düşünmeye devam etmiştir. Öğrenmek en büyük tutkusuydu. Hiç Durmadan yorulmadan yeni bilgilerin arayışındaydı.

Dünya klasik tarihinde yer etmiş olan önemli Latin ve Yunan eserlerini sadece okumakla kalmamış dönem de yer alan İtalyan ozanları ve şairlerinde eserlerini elden geçirmiştir. Okumak Dante için adeta bir hayat biçimi olmuştur. Okumayı her geçen gün arttırıp kendinde ki doluluğu daha da arttırdıkça zaman içerisinde yazma gereksinimi de hissetmeye başlamıştır. Yazmaya başlamış ve vakit geçtikçe kendini bu konuda daha da eğitim daha çok geliştirmiştir. Resim, astronomi, felsefe gibi alanlarda da kendine yeni şeyler katmıştır. Dönem içerisinde yapılan ve sadece önemli isimlerin katılabildiği toplantıları asla kaçırmamıştır Dante.  Toplantılara katılması sayesinde çok önemli isimler ile yakın arkadaşlık kurmuştur. Bu sayede tanıştığı yakın arkadaşı olarak Floransa’lı Guido Cavalcanti örnek gösterilebilir.

Cavalcanti’nin etkisinde kalarak Balad çeşidine yepyeni ve dramatik bir anlam kazandırmıştır. Bir diğer örnek ise Brunetto Latini olmuştur. Şehir yönetimine hakim, süslü yazı yazmada usta olan ve en önemlisi felsefe metinleri ile İtalyan dilinde şiirler yazan Latini Dante için büyük bir örnek olmuştur. Edebiyatın ve sanatın yazarı ölümsüz kıldığını yine ondan öğrenmiştir.  Daha çocuk yaşında dilbilgisi çalışmaları ile Latin yazar ve şairlerini tanıma fırsatı yakalayan Dante, farklı edebi akımlarının olduğu dönemde Floransa’nın kültür çevresinin etkisi ile ilk şiirlerini yazmaya başlamıştır.

Beatrice

Dante ile birlikte onunla akla gelen isim de derin bir aşk ile bağlı olduğu Beatrice olmuştur. Dante’nin geçmiş yaşantısı çocukluk ve gençlik dönemine ait bilgiler kısıtlı olsa dahi Dante’nin dokuz yaşındayken kendisinden bir yaş küçük olan Beatrice’ye aşık olduğu net olarak bilinmektedir. İlk olarak komşularının evinde düzenlenen büyük bir eğlence gecesinde tanışmışlardı. Komşuları da yaşadığı kent olan Floransa’lıydı. Beatrice’nin babası Floransa şövalyelerinden Folco di Ricovero’dur.

Onu ilk gördüğü anda derin bir bağ ve aşk ile bağlanmıştır Dante. Aşık olduğu Beatrice ile ikinci defa karşılaşması yıllar sonra olmuştur. Dante on sekiz yaşındayken ikinci kez görmüştür. İkinci karşılaşmasından sonra aşık olduğu kadına duyduğu bağlılık daha da artmıştır Dante’nin. Beatrice’ye olan bağlılığı aşkı ve duyduğu sevgisi yazarın hayatında büyük bir etkiye sahip olmuştur. Dante’nin yazmasını ve şiire olan bakış açısı bu aşk ile birlikte bambaşka bir boyuta ulaşmıştır. Dünya tarihine damgasını vurmuş olan İlahi Komedya’nın bu kadar ses getirmesi ve günümüze kadar ulaşmasında ki mükemmeliyetinin altında Beatrice’nin olduğu tartışmasız bir gerçektir.

Dante yaşadığı aşkı kendi kabuğunda yaşamış ve Beatrice’ye bundan hiç bahsetmemiştir. Doğal olarak Beatrice’de Floransa’lı bir şövalye ile dünya evine girmiştir. 1288 yılında dünya evine giren Beatrice evliliğinden iki yıl sonra 1290 senesinde daha henüz yirmi dört yaşındayken ölmüştür. Sevdiği kadının ölüm haberini alan Dante çalışma hayatına daha da sıkı olarak bağlanmıştır. Latin edebiyatına ve felsefesine kendini adeta adamıştır. Sevdiği kadının beklenmedik şekilde ve bu kadar erken ölümü Dante üzerinde büyük bir şok oluşturmuştur. Bu durum şairin yazım hayatında ki etkisini daha da arttırmıştır. Beatrice’nin ölümü ile Dante sevdiği kadını ölümsüz bir hale getirmiştir. Aklında Beatrice’yi insani vasıflarından ziyade manevi bir boyutta ilahi bir görünüm ile kasında yaratmıştır.

Evliliği

Dante henüz on iki yaşındayken aile büyükleri tarafından Gemma di Manetto Donati ile arasında bir söz yapılmıştır. Ailesinin baskısı ile 1295 senesinde Floransa’lı oldukça bilindik bir aile olan Donati ailesinden Gemma ile dünya evine girmiştir. Dante’nin Gemma ile olan evliliğinden Pietro, Jacapo, Giovanni isimlerinde üç erkek ve Antonia, Beatrice isimlerinde ise iki kızı dünyaya gelmiştir. Gemma ile çok mutlu ve huzurlu bir evliliği olmadığı bilinmektedir. Dante evliliğin çok kutsal bir şey olduğuna inanmıştır. Eserlerinde eşi Gemma ile olan ilişkisinden hiç bahsetmemiştir. Sürgün hayatı başladıktan sonra da bir daha hiç eşini görmemiştir.

Floransa ve Dönemin Siyasi Durumu

Dönemin Floransa’sında bilinen iki parti vardır. Ghibellinolar ve diğeri de Guelfolar’dır. Ghibellinolar bizzat dönemin İmparatoru tarafından desteklenmektedir. İmparator ve savunduğu partisi aristokrasiyi savunmuşlardır. Guelfolar ise bizzat papa tarafından desteklenmektedir. İlerleyen zaman içerisinde Pistoia Guelfolara siyahlar ve beyazlar olarak iki ayrı gruba ayırmışlardır. Bu iki gruba ayırma olayı Guelfolarında ikiye ayrılmasını sağlamıştır. Beyaz grubun başında Cerci ailesi bulunmaktadır. Popolo grasso ismi ile bilinen zengin ve burjuvalar tarafından desteklenmektedir. Yeniliğe açık bir grup olmalarının yanı sıra papa ve papalık düzene de mesafeli durmayı tercih etmişlerdir.

Siyah grubun başında ise Donati ailesi bulunmaktadır. Feodal dönemden kalan bazı aristokrat aileler ve bunların zanaat ile uğraşan kesimler ve işçi sınıfı gibi daha düşük gelire sahip olanların desteklediği bir grup olmuştur. Siyahlar görüşlerinde beyazlara göre çok daha bağnaz olmuşlardır.

Dante’nin Siyasi Hayatı

Dante henüz yirmi dört yaşındayken 1289 senesinde Guelfo şövalyeleri ile birlikte Campaldino savaşında Arezzo’ya karşı savaşmıştır. Eşi Gemma Donati siyahların başındaki aileden olsa dahi o beyazların grubunda yer almıştır. Devlet işlerine ve yönetimine katılmak isteyen Dante hekim ve eczacıların odasına dahil olup, odaya yazılmıştır. Bunun en büyük sebebi ise dönemin kanunlarına göre asillerin devlet işlerine girebilmesi için ilk olarak bir zanaat odasına kayıtlı olması gerekmekteydi. Ve Dante’nin siyasi hayatı böylelikle başlamış oldu.

Bu dönemlerde papa Floransa’nın iç işlerine karışmaya ve beyaz grubun karşısında yer alarak sürekli siyahları desteklemeye başlamıştır. Papa’nın bu iç işlere karışması Floransa’nın önde gelen ailelerini ve özellikle de her fırsatta karşı çıktığı beyazları oldukça rahatsız ediyordu. 1300 senesinde Dante yalnızca iki aylığına Floransa hükümetinin başında yer alan altı kişiden oluşan kurula seçilmiştir.

Beyazların Floransa üzerinde ki üstünlüğüne sonlandırmak için Papa harekete geçmiştir. Papa Fransa kralının kardeşi olan Charles de Valois’i Floransa’ya gelmesi için ikna etmeyi başarmıştır. Floransa durumu öğrenince papayı kararından döndürmesi için içerisinde Dante’nin de olduğu kurulu Roma’ya papanın yanına göndermiştir. Roma’da gelen heyeti oyalarken 1301 senesinde Charles de Valois yanında getirdiği süvarileri ile birlikte Floransa’ya girmiştir. O dönemde kentin hakimiyeti beyazların elindeydi. Siyahların büyük bir çoğunluğu sürgüne gönderilmiştir. Charles de Valois yanında ki süvarileri ile birlikte siyahları da kendi safına çekerek beyazları kentin dışına çıkarmıştır. Beyazların mallarının çoğuna el konulmuş ve bazıları idam cezası ile cezalandırılıştır. Kalanları da sürgün edilmiştir.

Dante hayatının hiçbir döneminde papayı sevmemiştir. Beyazlara karşı olarak başlatılan bu ayaklanmada Dante’de kendi payına düşeni almış ve 27 Ocak 1302 senesinde sahtekarlıktan ve haksız kazanç elde edilmesi gibi aslı astarı olmayan suçlardan para cezası verilmiş ve iki yıl boyunca Floransa’dan sürgün edilmiştir. Ve Dante’nin bir daha devlet işlerine karışmaması kararı da alınmıştır. Floransa’lı askerler tarafından kentin içerisinde yakalandığı takdirde hemen idam edileceği kararı verilmiştir.

Sürgün ve Ölüm

Dante mahkemenin onun için verdiği kararı öğrendiğinde Floransa kentinde değildi. Hakkında çıkarılan sürgün kararı sebebi ile Floransa’ya dönememiştir. Beyazlar tekrar Floransa üzerinde hakimiyet kurabilmek için çeşitli girişimlerde bulunmuşlardır. Ancak her biri hüsran olmaktan başka bir şey olmamıştır. Dante yaşadıklarından sonra zaman içerisinde çevresinde ki insanlara güven problemi yaşamaya başlamıştır. Derin bir üzüntü içerisinde olduğu bu dönemde İlahi Komedya eserini kaleme almaya başlamıştır. İlk önce Verone’ya gitmiştir. Bir dönem Padova’ya da girmiştir. Rivayet edilen bazı kaynaklara göre ise Paris’e de gitmiştir. Paris’te felsefe ve teoloji eğitimi almıştır. Düşük bir ihtimale göre ise Paris’ten sonra da Oxford’a geçtiği söylenmektedir. Bu ihtimal oldukça düşük olduğundan dolayı günümüzün tarih otoriteleri bunu sık sık yalanlamıştır.

Dante 1311 senesinde o dönem içinde Casentino’da olan ve İtalya’yı işgal etmeye başlamış olan Kral Henry’e bir mektup yazmış ve onu Floransa’ya karşı bir savaş açması için uyarmıştır. Kral Henry’nin İtalya’yı işgal etmesi birçok İtalyan kentinde büyük bir öfke ile karşılanmıştır. Floransa’nın da içinde olduğu kentler birleşerek birlikte karşı koymak için kendi içlerinde olan sorunu bir süreliğine rafa kaldırmışlardır. Böyle bir dönemin içerisinde Floransa sürgünde olan beyazları tekrar geri çağırmıştır. Ancak Dante bu sürgün affından yararlananlardan değildir. Sebebi büyük bir ihtimal ile kral Henry’e yazmış olduğu mektuptan kaynaklandığı tahmin edilmektedir.

24 Ağustos 1315 senesinde kral ölmüştür. Dante’nin yeniden Floransa’ya dönebilme umudunu da böylece yitirmiştir. Kısa bir süre Lucca da kalan Dante daha sonrasında yeniden Verona’ya geri dönmüştür. Ravenna prensi olan Guido Novelloda ‘nın daveti ile Verona’dan başka bir kent olan Ravenna’ya geçmiştir. Kısa yaptığı gezilerin dışında ömrünün çoğunu burada geçirmiştir. 1321 senesinde henüz elli altı yaşındayken burada ölmüştür. Dante’nin ölüm nedeni net olarak bilinmemekle birlikte bazı kaynaklarda yer alan bilgilere göre ölüm nedeni sıtmadır. Dante, San Pier Maggiore kilisesine gömülmüştür.

Dante’nin Eserleri

Dante’nin eserlerini sınıflandırmak için birçok yol bulunmaktadır. Kronoloji sıralamaya bakılsa dahi Date’nin eserlerinde öne çıkan sıralama çeşidinden biri de yazıldığı dildir. Dante’nin eserlerinin bir kısmı Latince olarak bir kısmı ise halkın dili olan İtalyanca olarak ele alınmıştır. Birçok eser yazıp birçoğunda başarıya ulaşmış olsa bile Dante’nin ölümsüz eseri İlahi Komedya’dır.

Latince yazılan eserler

  • De vulgari eleoquentia
  • Monarchia
  • Epistulae
  • Quaestio de aqua et terra
  • Eclogae

İtalyanca yazılan eserler

  • Vita nuova
  • Rime
  • Convivio
  • Ll Fiore
  • İlahi Komedya

La Vita Nuova

Dante daha çocuk yaşından beri aşık olduğu Beatrice’nin ölümünden sonra çok yoğun bir çalışma hayatına girmiştir. 1283 senesinden 1293 senesine kadar yazılmış olan otuz bir şiir düz yazılmış olan bir çerçevenin içerisine yerleştirilmiş olan ilk eser La vito Nuova’dır. Bu dönemde vermiş olduğu ilk eseri olduğu gibi Beatrice’ye karşı duyduğu gençlik aşkını da anlattığı bir anı kitabı türündedir. Düzyazı formatında olan şiirlerin üslupları biraz farklıdır. Lirik şiirin hem edebi hem de manevi anlamını açıklayan düzyazı alanları bir biyografi roman tadında olmuştur. Bu bölümde Dante henüz dokuz yaşındayken gördüğü Beatrice’yi ve ardında on sekiz yıl boyunca neler yaşadığından bahsetmiştir. Dante Beatrice ile tanrı arasında bir bağ kurmuştur. Beatrice’nin ölümü ile Dante’nin hayatında olduğu kadar yazdığı şiirlerinde de yeni bir dönem başlamıştır. Aşkın dışına çıkmıştır. Felsefe ve öğreti konularında şiirlere yönelmiştir. 1296 senesinde aşkına karşılık vermeyen bir kadına yazdığı şiir hem ölçüsü bakımından hem de üslubu bakımından Dante’nin olgunluk döneminin eseridir.

De Vulgari Eloquentia

Parasız ve dostsuz kalmış olan Dante İtalya sokaklarında kendini okumaya ve şiir yazmaya adamıştır. 1303 senesinde Verona’ya gitmiştir. 1304 ve 1306 seneleri arasında felsefe hukuk gibi çalışmalar için çok iyi bir ortam olan Bologna’ya gitmiştir. Eserini yazmaya da burada başlamıştır. Hem kendini avutmak hem de artık ünü doğduğu şehrin sınırlarını çoktan aşmış bir yazar ve şair olduğunu ortaya koymak için yazmıştır bu yapıtı. Floransa’ya duymuş olduğu özlemi yansıtmıştır. Dört kitap olarak kafasında kurmuş ancak ikinci kitapta yarım kalmıştır. Dante’nin dilbilimine ve felsefeye duyduğu ilgiyi ortaya koymuştur. Latince olarak kaleme alınmıştır. Yapıtın esas amacı İtalyan yerel diline ait kurallar ortaya koymaktır. Fransız ve Provans dillerini inceleyen Dante edebi eserinde dil için İtalyancayı seçmiştir.

Genel Değerlendirme

İtalya’nın yetiştirmiş olduğu en büyük yazar ve şair olan Dante, Shakespear ve Goethe ile birlikte Avrupa edebiyatının en değerli ve en büyük üç büyük ustasından biri olarak kabul edilmiştir. İlahi Komedya’yı Latin dili yerine İtalyanca olarak yazması Avrupa yazarlarını ve şairlerini Latince dilinin dışında başka bir dile yönlendirmiştir. Ve İtalyancanın gelişmesinde çok büyük bir etkisi olmuştur. Dante’nin yeni yapıtları bir yandan yepyeni edebi biçimler ortaya koyarken diğer bir yandan da ünlü yazar ve şairleri de etkilemiştir. Dante’nin hayat öyküsünü yazan Boccaccio İlahi Komedya üzerine de bir konferans dizisi düzenlemiştir. Dante’nin bir çok eseri daha o dönemde üniversitelerin eğitim programına dahil edilmiştir. Dante’nin ilahi şair ismini alması 1555 senesinde Venedik’te adı yalnızca Komedya olan eseri basıldığında bu sıfatın da eklenmesi ile olmuştur.

Bir önceki yazımız olan Tarihin Önemi ve ''Türk'' Adının Anlamı/Kökeni başlıklı makalemizde tarih nedir, tarihin önemi ve türk adının anlamı hakkında bilgiler verilmektedir.

BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.