Mitolojik Tanrılar

Dyatlov Geçidi Vakası Hikayesi ve Sonu

Dyatlov Geçidi Vakası 1959 yılında yaşanan tamamen gerçek bir olay. Olayın gerçek olduğunu düşünürsek okuyacaklarınız bir hayli ürkütücü olacak. Kısaca Ural Dağlarına gezintiye çıkan bir araştırma grubunun esrarengiz bir şekilde ölümünü konu alıyor. Bir zamanlar Rus kamuoyunu bir hayli meşgul eden ve günümüzde unutulan Dyatlov Geçidi vakasının sırrı halen çözülmüş değil.

28 Ocak 1959’da, Ural Devlet Teknik Üniversitesi’nden 10 kişilik bir grup, Rusya’nın Ural Dağları’na doğru sonu kötü bitecek bir yolculuğa çıktı. Hepsi deneyimli dağcıydı ve 12 Şubat’a kadar hedeflerine ulaşmaları bekleniyordu. Yolculukları Kuzeyde bulunan en son yerleşim birimi olan Vizhai’den başlayıp Otorten Dağ’ında son bulacaktı.  Yürüyüşçülerden biri olan Yury Yudin, bu geziden hemen önce hastalandı. Hastayken bilmediği şey grubun tek kurtulanı olacağıydı.

Dyatlov Geçidi Vakası

Dyatlov Geçidi Vakası

Yury Yudin’in hastalanması ile kalan 9 dağcı Igor Dyatlov, Zinaida Kolmogorova, Yudmila Dubinina, Alexander Kolevatov, Rustem Slobodin, Georgyi Krivonischenko, Yuri Doroshenko, Nicolas Thibeaux-brignollel, Alexander zolotarev zorlu tırmanışlarına başladı. Hedefleri dağcılıkta kategori 3 olarak bilinen,  en zorlu sınıfta yer alan bir bölgeydi.  Fakat grubun lideri ve aynı zamanda bu olaya ismini veren Igor Dyatlov’un liderliğindeki ekip tecrübelerine çok güveniyordu. Ekip üyelerinin tamamı zorlu hava koşullarına alışkın olan profesyonel dağcılardı.

Gezi planına göre ekip Vizhai kasabasına geri döndükten hemen sonra bağlı oldukları spor kulübüne bir telgraf çekecekti. Tarih 12 Şubat’ı gösterdiğinde gezi gurubundan bir haber gelmedi. Bu tür gezilerde gecikme olması olandı ve telgrafın gelmemesi pek dikkate alınmadı. Fakat birkaç gün sonra herkes dağcılar hakkında endişelenmeye başladı.

Dyatlov Geçidi Kazası

İçindekiler

Kayıp dağcıların ailelerinin ısrarı üzerine 20 Şubat 1959 yılında bir arama-kurtarma ekibi kuruldu. Polis, Ordu ve helikopterlerine de katıldığı arama çalışmaları başladıktan 6 gün sonra ilk sonucunu verdi.

Arama-Kurtarma ekibi ilk olarak dokuz kişinin paylaştığı çadırı buldu. Görünüşe göre çadır içeriden parçalanmıştı. Çadırın içerisi kıyafetler, ekipmanlar ve yiyecekler ile doluydu.  Çadırın etrafında ayak izleri de vardı. Bu izleri takip eden ekipler 600 metre sonra izlerin tamamen kar ile kapandığını gördü.

Dyatlov Geçidi Olay Yeri

Ekip yürüyüşçülerden beşini çadırdan 1,5 km uzakta buldu. İlk olarak bir kamp ateşi etrafında iki ceset bulunmuştu. Bu iki cesedin elleri neredeyse tamamen yanmıştı. Diğer üç ceset ise birbirinden 30 metre aralıklar ile bulundu, görünüşe göre çadırlarına geri dönmeye çalışıyorlardı. Bulunan beş cesedin tamamının üzerinde sadece iç çamaşırları vardı. Bulunan erkeklerden birisi olan Rustem Slobodin’in kafatasında küçük bir kırık vardı bu yüzden ölümü bu yaralanmaya bağladı. Diğer dört kişinin ise hipotermi (vücut ısısının düşmesi) sonucu öldüğüne karar kılındı.

Dyatlov Geçidi Olayı

Diğer dört kişinin cesedi olaydan dört ay sora 4 mayıs tarihinde bulundu. Nehir yatağının yakınlarında karın altında gömülü olarak bulundular. Fakat cesetlerin bulunması bu olayı daha ürkütücü ve açıklanamaz hale getiriyordu. Bazıları kamp ateşinde yakınlarında bulunanlara ait kıyafetler giyiyorlardı. Bulunan iç kişide şiddetli göğüs travması vardı ve birinde ölümcül derecede kafatası zedelenmesi bulunuyordu. Bu tür bir hasara ancak yüksekten düşme veya bir araç kazasının neden olabileceği belirtiliyor. İlginç bir nokta ise cesetlerin hiç birinde dıştan bir yaralanma izine rastlanmamasıydı. Sanki hepsi yüksek basınçtan dolayı ezilmiş gibiydiler.  Otopsi sırasında kadınlarından birisinin dilinin olmadığı görüldü.

Bulunan günlükler ve amatör video kayıtları incelendiğinde gurubun 31 Ocak tarihinde dağlık bölgeye vardığı ve gerekli ekipmanları stoklayabilecekleri bir çadır kurdukları anlaşılmaktadır. Tırmanışa 1 Şubat günü başlar ve hedeflerine ulaştıktan sonra ertesi gün diğer tarafta yeni bir kamp kuracaklardır. Ne yazık ki kötüleşen hava koşullar ve görüş mesefesin yüzünden Ortoten Dağı yerine ölüm dağı olarak anılan kholat syakhl’a doğru yol almışlardır. Kayıtlarda bundan sonrası kampta olanlar hakkında daha fazla bilgi bulunmuyor.

Olayın gizemi çözülemediğinden dolayı rus polisi konu hakkında bir soruşturma başlatır. Bu soruşturmada yeni bir ipucu herkesi şok edecektir: Radyasyon! Cesetlerin üzerindeki giysilerin tamamında radyasyona rastlanmıştır.  Polis biri veya birilerinin gençleri öldürebileceği şüphesiyle yaptığı çevre araştırmasında gençlere ait olan ayaizlerinin dışında hiçbir insan yada hayvana ait ayakizi tespit edememiştir.

Deliller daha detaylı incelendiğinde kamp çadırı içeriden yırtılmıştır. Ayrıca ormanda bulunan  grup ateş yakmak için yanlarında duran kuru dalları değil ıslak dalları kullanmışlardır.

Yürüyüşçülerden birisi görünüşte çadırdan kaçmadan önce kamerasını almak için zaman ayırmıştı, ancak kıyafetlerini geride bırakmıştı (fotoğrafını çekmeyi umduğu şeydi). Ve ekibin  bir diğer üyesi olan Yuri Doroshenko’nun olaydan önce parlayan bir şeyin bulanık bir fotoğrafını çektiği ortaya çıktı.

 

Dyatlov Geçidi’nde Nasıl Öldüler?

Bekli aralarında şiddetli bir kavga yaşandı ve birbirilerini öldürecek hale geldiler. Ancak bununla ilgili bir kanıt yok. Çadırda bulunan yürüyüşçülerin günlükleri, herhangi bir yükselen gerilime işaret etmedi. Ayrıca böyle bir durumda etrafta boğuşma izleri olması gerekirdi.

Eldeki verilere dayanarak söyleyebileceğimiz, çadırda bulunanların aniden korkudan çadırı çıplak vaziyette terk ettikleri. Neden çıplak olduklarını bilemiyoruz fakat o halde ormana doğru koşmuşlar. Daha sonra o bölgede durup ateş yakmışlar aralarından ikisi ateşin başında beklerken üçü kampa dönmeye karar vermiş ve dönüş yolunda ölmüş.

Kalan dört kişi ise ormanın içlerine doğru ilerlemiş. Bu grubun düzensiz şekilde bıraktığı izler ve ateş yakarken çok yakındaki kuru dalları kullanmamalarından dolayı kör olmuş olabilecekleri düşünülüyor. Bu bulunan bir cesedin kafatasındaki zedelenmeyi de açıklayabilir çünkü ormanda kör bir şekilde koşarken kafanızı bir ağaca çarpabilirsiniz.

Onları korkutan şey neydi?

Kendi aralarında kavga etmeleri veya başka bir yırtıcı havyanın saldırısına uğramaları olabilir mi? Bununla alakalı etrafta hiçbir iz yok.  Ayrıca bulunan radyasyon kalıntıları var? Radyasyonun bu bölgede ne işi var?

Rus polisi ve KGB bu sorunun cevabını veremiyor. 1959 yılının mayıs ayında dosya açılır açılmaz tekrar kapatılıyor. Ölüm nedeni bilinmeyen zorlayıcı bir güç’ olarak dosyaya ekleniyor. Olay yeri resimleri soruşturma dosyasına eklenerek dosya arşive kaldırılıyor. Bu resimler 1990 yılında ortaya çıkıyor.

1967 yılında, araştırmalar sırasında görev almış ve fotoğrafçılık yapmış olan gazeteci yazar Yuri Yarovoi olaydan esinlenerek “en yüksek derecede karmaşa” isimli bir roman yazıyor. Ancak bu romanda olayın gizliliğinin bozulmaması adına bir çok detayı atladığı biliniyor.  1980 yılında hayatını kaybeden yazarın notları ve yazı arşivi ortadan kayboluyor ve bir daha bulunamıyor.

Dyatlov Geçidi Vakası Kitap

1990 yılında diğer bir yazar Anatoly Guschin olayla ilgili bir araştırma yapıyor. Ayrıcalıkları sayesinde bilinmeyen bir çok detayı ortaya çıkarıyor ve olayla ilgili belgelerin kayıp olduğunu keşfediyor. Araştırmalarının sonucunda ‘Sırların bedeli dokuz yaşam’ adında bir kitap çıkarıyor. Kitapta olayların bir Sovyet gizli deneyi olduğunu yazıyor.

Son olarak,  soruşturmayı yürütmüş olan emekli polis subayı Lev İvanov bir makale yazıyor. Yazdıklarında olaya kimsenin bir açıklama getiremediğini belirtiyor. Burada en önemli nokta ise gökyüzünde uçan küreler gördüklerini iddia etmesi. Bu durum üs mercilere rapor edildikten sonra soruşturmanın kapatılması emrini alıyor.

Olay olduğu tarihte bölgede bulunan başka bir yürüyüş ekibi gök yüzünde uçan küreler gördüğünü iddia ediyor. Meteoroloji üsleri ve askeri üslerden bu dönemde bir çok benzer rapor geliyor fakat bu raporlar soruşturmaya dahil edilmiyor.

Sovyet yönetimi olay ile alakalı bilgileri var gücü ile gizliyor. Olaya neyin sebep olduğu günümüzde halen bir sır. Dokuz gencin nasıl öldüğü sorusu akıllarımızı kurcalarken Dyatlov geçidi vakası tarihe tüm gizemi ve bilinmeyenleri ile geçiyor.

Bir önceki yazımız olan Gloria Ramirez Neden Öldü? başlıklı makalemizde bayılma, Gloria Ramirez ve Paranormal hakkında bilgiler verilmektedir.

BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.